Meyvede küf var ne yapmalıyım? Kesip atmak çözüm değil, 2,5 cm kuralı şart
TwitterLinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı TipiMutfakta hepimizin başına gelen durumlardan biri de meyvelerin bazı kısımlarının çürümeye ve küflenmeye başladığını fark etmektir. Küf, göründüğünden çok daha sinsi bir düşman. Birçok kişi, meyve ve sebzelerin küflenen kısımlarını keserek bu besinleri tüketmeye devam ediyor. Ancak bu ne kadar doğru?
Küf, sadece yiyeceğin yüzeyinde gördüğünüz o yeşil, beyaz ya da gri lekelerden ibaret değil. Fransız virolog Dr. Océane Sorel’in sosyal medya hesabında paylaştığı bilgiler, birçok kişiyi küf problemine karşı daha bilinçli bir düşünceye getiriyor.
Yumuşak dokulu, sulu ve gözenekli gıdalar küfün en sevdiği ortamlar. Bu tür gıdalarda küf oluştuğunda, mantar kökleri tüm ürüne yayılmış demektir. Küflü kısmı kesmek, ne yazık ki geriye sağlıklı bir parça bırakmıyor. Virologun uyarısı net: “Bu gıdaları kurtarmaya çalışmayın, sağlığınızı riske atmayın.” Peki hangi gıdalar çöpe gitmeli?
Domates, salatalık, kabak: Bu sebzeler yüksek su içeriğiyle küfün hızla yayılabileceği bir zemin verir. Çilek, böğürtlen, ahududu: Yumuşacık meyveler, küfün en sevdiği oyun alanıdır. Şeftali, kayısı, nektarin: Sulu ve gözenekli yapıları, küfün derinlere sızması için biçilmiş kaftan. Portakal, kavun, karpuz: Kabuklu olsalar bile, iç kısımları küf için uygun bir ortam. Biber, mantar: Gözenekli yapıları nedeniyle küf, bu gıdalarda kolayca yayılır.
Neyse ki, her gıda için durum bu kadar vahim değil. Sert, yoğun dokulu meyve ve sebzelerde küfün yayılması daha zordur. Bu tür gıdalarda küflü bölgeyi keserek kalan kısmı güvenle tüketebilirsiniz, tabii doğru yöntemi uygularsanız. Virologun altın kuralı, Küflü bölgenin etrafından her yöne en az 2,5 santimetre keserek çıkarmak.
2,5 cm kuralını havuç, turp, alabaş, elma, armut, patates, tatlı patates ve nar gibi sert kabuklu meyvelere uygulayabilirsiniz. Kafanız karışırsa, aklınızda tutmanız gereken basit bir formül var: Sertse kurtar, yumuşaksa at. Bu kural, mutfakta hızlı karar vermenizi sağlar. Örneğin, bir elmanın üzerinde küçük bir küf lekesi mi gördünüz? Sert bir elma ise, 2,5 cm kuralını uygulayarak kurtarabilirsiniz. Ama bir çileğin üzerinde aynı lekeyi görürseniz, hiç düşünmeden çöpe atın.
Küflü gıdalarla uğraşmak zorunda kalmamak için önlem almak en iyisi. Meyve ve sebzeleri buzdolabında, uygun kaplarda veya hava geçirmez poşetlerde saklayın. Nem, küfün en büyük dostudur. Yani gıdaları kuru tutmaya özen gösterin. Fazla miktarda meyve-sebze alıp bozulmasını beklemek yerine, ihtiyacınız kadar satın alın. Buzdolabınızı haftada bir kontrol edin. Küflü bir gıda, diğerlerini de etkileyebilir.
Küfün sadece estetik bir sorun olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Bazı küf türlerinin ürettiği mikotoksinler, hafif mide bulantısından ciddi alerjik reaksiyonlara, hatta uzun vadede karaciğer ve böbrek hasarına kadar pek çok soruna yol açabilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olanlar, çocuklar ve yaşlılar bu toksinlere karşı daha hassastır. Virolog, “Küflü gıdaları hafife almayın, sağlığınız söz konusu” uyarısında bulunuyor.
Haber Kaynak : MILLIYET.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
